Halen İl Merkezinde 32.000 (Hüseyin Avni AKER) ve Akçaabat'ta 5.000 kişi
kapasiteli (Fatih) stadyum mevcut olup, İl genelinde 13 adet toprak
yüzeyli, 3 adet çim, 12 adet spor sahası, 5 adet spor salonu, 9 adet
antreman salonu 1 adet kapalı, 2 adet açık yüzme havuzu, 1 adet atış
poligonu vardır. Sporun çeşitli branşlarında 14.136 sporcu (12.120 kişi
ile futbol ilk sırayı, 1 kişi ile jimnastik son sırayı paylaşmaktadır)
408 hakem ve 22 antrenör görev almaktadır.
Trabzon'da spor denince
şüphesiz ilk akla gelen futboldur. İlimizin tanıtımında çok önemli yer
tutan futbol takımımız TRABZON SPOR gerek ülkemizde ve gerekse Avrupa'da
elde ettiği büyük başarılardan dolayı İlimizin ve Ülkemizin tanıtımında
önemli rol oynamaktadır. 2 Ağustos 1967 tarihinde Bordo-Mavi renklerle
kurulan Trabzonspor 1973-1974 sezonunda Türkiye Birinci Ligine çıkmış ve
bugüne kadar 6 kez 1. Lig Şampiyonluğu, 5 kez Federasyon Kupası, 7 kez
Cumhurbaşkanlığı Kupası ve 5 kez de Başbakanlık Kupasını müzesine
götürmüştür.
Avcılık, atıcılık, atletizm, basketbol, boks, güreş,
judo, voleybol, hentbol, futbol ve su sporları dallarında spor
faaliyetleri yapılmaktadır. Her dalda ülke çapında dereceler alan
Trabzonlu sporcular futbolda da birçok başarılar kazanmışlar ve
isimlerini yurt dışına taşırmışlardır.
Karadeniz'in hırçın
dağlarına karşı dik yamaçlı inişli-yokuşlu yollarla birbirine bağlı
topraklar üzerinde doğup büyüyen Trabzonlu çok değişken, sert
yaratılışlı ve çeviktir.
Düğünlerde, derneklerde, ırgatlarda
(Ortaklaşa çalışma) tek tek ya da topluca söylenen türküler, genellikle
bölge halkının ulusal sazı haline gelen kemençe ile birlikte çalınıp
söylenir.Diğer bölgelerde olduğu gibi, Karadeniz Bölgesinde oynanan halk
oyunları da zengin ve çeşitlidir. Bu oyunlar genellikle horon adını
alırlar. İnce bir sanat güzelliği ile oynanan horon, yurt ve dünya
çapında ün yapmış ve uluslararası yarışmalarda birçok birincilik
kazanmıştır.
TRABZON'DA SPOR
Trabzon'da futbolun
başlangıcı Birinci Dünya Savaşı öncesine dayanıyor. O tarihlerde şehrin
en kalabalık mahallesi olan bugünkü Ortahisar mahallesinde ilk kez
Rumlar tarafından futbolun oynandığı bilinmektedir. Trabzonlu gençler
şehrin dört bir yanından Ortahisar mahallesine gelerek Rumların
futbolunu seyrediyorlardı. Sonraları Rumlar Trabzonlu gençleri de
aralarına alarak o daracık sokaklarda futbolu yaygınlaştırıyorlardı.
Futbol tutkusu her gecen gün bir çığ gibi büyüyordu. Tıpkı horon gibi
Trabzon insanının bünyesine uygun bir oyundu. Bu nedenle kısa sürede
büyük ilgi görmüştü.
Bir gün sadece Trabzonlu gençlerin futbol
oynadığı bir sırada top hemen karşıdaki Rum evinin açık penceresinden
içeriye girer. Elindeki topla dışarı çıkan yaşlı bir Rum, Trabzonlu
gençleri iyi bir azarlayarak kovmuştu. Bu olaydan sonra Rumların ileri
gelenleri Ortahisar mahallesinde futbol oynanmasını yasakladılar.
Özellikle Trabzonlu gençlere. Çünkü Rum gençleri zaten fazla
oynamıyordu. Ara sıra oyunlarına da izin veriliyordu. Trabzonlu gençler
için büyük bir tutku haline gelen ve yeni yeni doğmakta olan futbola
vurulmuş bir darbeydi yasaklama olayı. Bir kere kaptırmışlardı futbola
kendilerini bu gençler. Yapacak başka bir işleri de yoktu. Ortahisar
mahallesi dışında da futbol oynamaya elverişli saha pek yoktu. Olsa bile
oralarda Rumların baskıları daha fazla idi. Bütün tehlikelere ve
baskılara rağmen gençler kaçamak yaparak futbol oynamaya devam ettiler.
Ta ki Birinci Dünya Savaşı'na kadar. Savaş tüm ülkede olduğu gibi
Trabzon'da da birçok genci futbol sahalarından alıp Savaş meydanlarına
sürüklemişti. Gençler artık top yerine silaha sarılmışlardı.
Birinci
Dünya Savaşı sonrası, yeniden yapılanmaya giren gençler, futbolu
yaşatma ve geliştirme gayretine girdiler. Şehrin dört bir yanında boş
buldukları arsalarda topun peşinden koşmaya devam ettiler. Bu arada Lise
Fransızca öğretmeni Burhanettin Kahyaoğlu, Beden Terbiyesi öğretmeni
Sami Bey, Hifzirrahman Raşit Oymen, Tevfik Yunusoğlu, Kemal Özsubaşi ve
Ali Yusufoğlu'nun başını çektiği bir grup genç Trabzon'da ilk Kulübü
kurma gayretine girdiler. Bu gençlerin gayretleri şehrin butun
semtlerinde büyük destek görüyordu. Bütün gayretler 20 Ocak 1921 günü
mutlu sonla noktalanıyor ve Trabzon'un ilk Kulüp kuruluyordu. Sarı
kırmızı renkleri seçtikleri kulübe İdmanocağı adını verdiler. İki yıl
süreyle Trabzon'un tek Kulübü olan İdmanocağı, aynı zamanda Trabzon
futbolunun da temelini teşkil ediyor